A study on foreign language speaking anxiety of pre-service elt teachers

Abstract

Bu çalışmada İngiliz dili eğitimi öğrencileri ve eğitmenleri tarafından kullanılan kaygı azaltma yöntemlerinin yabancı dilde konuşma kaygısı üzerindeki etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla, araştırmacı konuşma kaygı düzeylerine göre seçilen 8 İngiliz Dili Eğitimi birinci sınıf öğrencisiyle dört haftalık bir konuşma kulübü düzenlenmiştir. ‘Yabancı Dilde Konuşma Kaygısı Anketi’ (Horwitz, Horwitz, and Cope, 1986) eylem araştırması katılımcılarının konuşma kaygı düzeylerindeki farklılıkları belirlemek için öntest ve sontest olarak kullanılmıştır. Buna ek olarak her bir nitel veri toplama aracının detaylı incelemesi daha kapsamlı bir analiz için sunulmuştur. Bu amaca ek olarak, Balıkesir Üniversitesi İngiliz Dili Eğitimi öğrencilerinin yabancı dilde konuşma kaygısı düzeyleri, bu kaygının sebepleri, üstesinden gelmek için kullandıkları stratejiler ve eğitmenlerinin öğrencilerin konuşma kaygılarını azaltmaktaki rolü ‘Yabancı Dilde Konuşma Kaygısı Anketi’ ve dört açık uçlu soru ile incelenmiştir. Niceliksel veriler betimsel ve çıkarımsal yönden Sosyal Bilimler için İstatistik Paketi ile incelenmiştir. Balıkesir Üniversitesi İngiliz Dili Eğitimi öğrencileri tarafından toplanan nicel veri sonuçları öğrencilerin orta seviyede yabancı dilde konuşma kaygısı yaşadıklarını açığa çıkartmıştır, kız öğrenciler erkek öğrencilere kıyasla daha yüksek seviveyede konuşma kaygısına sahiptir. Öğrenim seviyeleri ve yabancı dil eğitimi ile konuşma kaygısı arasında önemli bir ilişki bulunamamıştır. Balıkesir Üniversitesi İngiliz Dili Eğitimi öğrencilerinden toplanan nitel veri sonuçları, en genel konuşma kaygısı sebeplerinin dilbilimsel yetersizlik ve başkalarının önünde konuşmak olarak bulunduğunu göstermiştir, diğer yandan en genel kaygıyla başa çıkma yöntemleri dilbilimsel yetersizliklere çözüm aramak ve dört dil becerisinin pratiğini yapmak olarak bulunmuştur. Eğitmenler tarafından en yaygın şekilde kullanılan kaygıyla başa çıkma yöntemleri ise öğrencilerin hatalarını düzeltmek ve derslerde konuşma aktiviteleri sağlamak olarak belirtilmiştir. Eylem araştırmasına katılan 8 İngiliz Dili Eğitimi birinci sınıf öğrencisinden toplanan nitel veri sonuçları, eğitmen tarafından kullanılan kaygıyla başa çıkma yöntemlerinin öğrencilerin konuşma kaygısını olumlu yönde etkilediğini göstermiştir, sonuç olarak öğrencilerin %75’inin konuşma kaygı düzeyleri konuşma kulübünün sonrasında azalmıştır. Nitel veri analizleri öğrencilerin tehditkar olmayan destekleyici ve kolaylaştırıcı eğitmen, az sayıda öğrenci, ve ilgi çekici konular ile daha rahat hissettikleri ve kaygısızca konuştuklarını belirtmiştir. Buna ek olarak, olumsuz değerlendirme korkusunun yok edilmesi ve alternatif değerlendirme tekniklerinin kullanılması da öğrencilerin konuşma yeterliklerini geliştirmiştir. Öğrenciler grup üyeleriyle birlik olmaya ve oyunu kazanmaya odaklandığı için oyun kullanımı da öğrencilerin konuşma kaygı düzeylerini azaltmıştır.

This study aimed to investigate the effect of anxiety coping strategies used by the instructors and learners on learners’ foreign language speaking anxiety. For that purpose, a 4 week speaking club was arranged by the researcher with 8 freshman ELT students, selected in accordance with their speaking anxiety level. Foreign Language Speaking Anxiety Questionnaire (FLSAQ) (Horwitz, Horwitz, and Cope, 1986) was conducted as a pretest and posttest in the study to explore the differences in anxiety levels of the action research participants. Moreover, the comprehensive analysis of each qualitative data instrument was presented for an overall analysis. In addition to this aim, the foreign language speaking anxiety level of pre-service ELT teachers at Balıkesir University, their reasons, their anxiety coping strategies for this speaking anxiety, and their instructors’ role in decreasing speaking anxiety of learners were examined with FLSAQ and four open-ended questions. The quantitative data were analyzed through descriptive and inferential statistics via Statistical Packages for Social Sciences (SPSS). The results of the quantitative data revealed that students had a moderate level of foreign language speaking anxiety; female students had a higher level of anxiety in comparison to male students. There was not a significant correlation between speaking anxiety and class and there was not a significant correlation between speaking anxiety and language education. The results of the qualitative data showed that the most common reasons for speaking anxiety were found as linguistic deficiencies and speaking in front of others whilst the most common anxiety coping strategies were found as finding solutions for linguistic deficiencies and practice of four language skills. The most common strategies used by the instructors were reported as correction of students’ mistakes and providing speaking activities in the classes. The findings of quantitative data, gathered from 8 freshman ELT students at Balıkesir University, displayed that anxiety coping strategies used by the instructor influenced the speaking anxiety level of learners in a positive way; therefore, the speaking anxiety level of students decreased (%75) after the speaking club. The results of qualitative data indicated that learners felt more comfortable and spoke unconcernedly in a non-threatening classroom environment, with a supportive and facilitator instructor, smaller classes, and attractive topics. Moreover, the elimination of fear of negative evaluation and the use of informal assessment techniques also enhanced their speaking proficiency. The use of game also decreased their speaking anxiety level since they focused on collaborating with group members and winning the game.