Land degradation risk assessment for Tuzla Creek Basin (Biga Peninsula) using a GIS-based RUSLE model
Abstract
The objectives of this study are to identify land degradation and erosion risk by using Geographical Information System (GIS) and Remote Sensing (RS) techniques, and to investigate impacts of land-use and land-cover (LULC) change on erosion risk in the Tuzla Creek Basin in the Biga Peninsula which is located NW part of Western Anatolia. In this paper, the soil loss model (Revised Universal Soil Loss Equation-RUSLE) was used to quantify soil loss in the basin. The dynamic landcover parameter in the model is carried out by using remotely sensed data from Landsat TM 1987 and Landsat ETM+ 2000 multi-spectral sensor systems. The erosion model predicts an increase in the amount of severe soil loss risk categories in the study area from 1987 to 2000, as a result of land cover changes. An increasing trend in land degradation has been observed along the Tuzla Creek Basin. If present landuse and land management practices continue, the land degradation will probably surpass critical level. This study shows that GIS and RS techniques are important for soil erosion risk studies. Bu çalışmanın amacı, Batı Anadolu'nun KB smdaki Biga Yarımadasındaki Tuzla Çayı havzasının uzaktan algılama (UA) ve Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) teknikleri kullanarak arazi degradasyonunu ve erozyon riskini ortaya koymak ve erozyon riski üzerine arazi kullanımı-arazi örtüsü (AKAÖ) değişikliklerinin etkisini araştırmaktır. Bu çalışmada, havzadaki toprak kaybının tespitinde toprak kaybı modeli (Revised Universal Soil Loss Equation -RUSLE) kullanılmıştır. Modeldeki dinamik arazi örtüsü parametresi, Landsat TM 1987 ve Landsat ETM+ 2000 çok bantlı sensor sitemlerinden elde edilen uzaktan algılama verileri kullanılarak yapılmıştır. Erozyon modeli, yüksek toprak erozyon risk gruplarında arazi örtüsündeki değişime bağlı olarak 1987 yılından 2000 yılına kadar artış olduğunu göstermektedir. Tuzla Çayı havzasında arazi degradasyos&jnda artış eğilimi olduğu belirlenmiştir. Şimdiki arazi yönetimi ve kullanımı devam ^ettiği sürecb. arazi degradasyonunun kritik seviyeyi aşması muhtemeldir. Bu çalışma, toprak erozyon risk tahminlerinde CBS ve UA tekniklerinin kullanılmasının önemli olduğunu göstermektedir.