Balıkesir kentinde kadınların kamusal mekan kullanımı: Feminist bir perspektif
Citation
Miroğlu, Güldane. Balıkesir kentinde kadınların kamusal mekan kullanımı: feminist bir perspektif. Yayınlanmamış doktora tezi. Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019.Abstract
Bu çalışmada mekânın cinsiyeti ve cinsiyetin mekânı inşası, Balıkesir kenti merkezi iş alanı (MİA) örneğinde incelenmiştir. Feminist epistemolojiye dayanan bu araştırma nitel bir araştırmadır. Veri toplamada gözlem ve görüşme, araştırma süreci ve verilerin analizinde de söylem analizi kullanılmıştır. Çalışmada MİA’da seçilen beş farklı kentsel açık kamusal mekânda sabah 07.00 ile gece 23.00 saatleri arasında,
bireylerin gündelik yaşamdaki cinsiyetli mekânsal davranışları izlenerek, mekân ile
ilişkisi üzerinden anlamlandırılmıştır. Ayrıca MİA’da çalışan 8 kadın ile yapılan
derinlemesine görüşmeler ile, gündelik yaşamda bireylerin cinsiyete dayalı kimlikleri
inşası, bu inşayı belirleyen bileşenler ve mekân ile ilişkisi anlaşılmaya çalışılmıştır.
Çalışmanın sonunda cadde ve sokakların sayıları, darlıkları-genişlikleri, aydınlık karanlık olmaları, açıklık-kapalılık, güvenlilik-güvensizlik düzeyleri, kullanım
fonksiyonları, yer adları, mekânsal inşaların büyüklük ve küçüklükleri, yükseklik ve
alçaklıkları, kent öznesi ve kent simgeleri gibi çeşitli açılardan, MİA’da mekânın eril
inşası ile, gündelik yaşamda eril kullanım fonksiyonlarının bir araya gelerek kentin
erilliğini artırdığı anlaşılmıştır. Gündelik yaşamda bireylerin mekânsal davranışlarında, gündelik eylemlerin ataerkil temsilleri belirgindir. Kadınların gündelik deneyimlerinde ise mekânsal hareketlilik ve özne konumu ilişkisi, her bir bireyin gündelik yaşantısındaki kesişimsellikler bağlamında değişmektedir ancak ortak olarak söylenebilecek şey şudur ki, mekân hareketliği ile özne konumu arasında birbirini besleyici bir ilişki vardır. Görüştüğüm kadınların deneyimlerine göre mekânsal hareketlilik, aile içi iktidar ilişkileri ile sıkı sıkıya ilişkilidir ve kadınların mekânsal hareketliği arttıkça, iktidar ilişkileri de dönüşmekte, mekânsal hareketliliğin azalması ise, deneyimsiziliğin güçsüzleştiriciliği ile, öteki, güçsüz kadın özne konumunu üreterek ataerkilliği beslemektedir. In this study, the mutual production of gender and space was examined by using case
of the Central Business District (CBD) of Balıkesir city. The research is based on
feminist epistemology and is a qualitative research. Observation and interview methods were used for data collection, and discourse analysis was applied for the research process and for data analysis. Within the scope of the research, the gendered and spatial construction in the space is explained through the CBD. In addition, the gender-based spatial behaviors of the individuals in daily life were observed between the hours of 07.00 and 23.00 in five selected different open urban public spaces in the CBD, and the relations of the individual, gender-based spatial behaviors
interpreted within the space. Additionally, I tried to understand the construction of
gender-based identities in everyday life, the components of this construction, and its
relationship with space by interviewing 8 women working in paid or unpaid jobs in
the CBD. The results show that the masculine construction of the space with some
aspects like numbers, narrowness-wideness, brightness-darkness, opennesscloseness,
security-insecurity levels and usage functions of streets and roads, place names, size of spatial constructions, city subjects and symbols and the masculine usage functions in daily life in CBD increase the masculinity of the city. Patriarchal representations are clear in the spatial behavior of individuals in daily life. In everyday experiences of women the relation of the spatial mobility and the subject
position, changes in the context of intersections of each individual's daily life. But it is clear that there is a nurturing relationship between spatial mobility and the subject
position. Spatial mobility is closely related to the domestic power relations. The power relations are transformed with the increases of the spatial movement of women. But the restriction of the spatial movement supports the patriarchy with the production of other and powerless women identity which generated because of the weakness of inexperience.