Riskli gebelerin prenatal bağlanma ve stres düzeyinin sağlıklı gebeler ile karşılaştırılması
Citation
Kaya, Naciye. Riskli gebelerin prenatal bağlanma ve stres düzeyinin sağlıklı gebeler ile karşılaştırılması. Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Balıkesir Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2024.Abstract
Prenatal bağlanma ve stres düzeyi sağlıklı gebeler ve riskli gebeler arasında farlılık göstermektedir. Bu çalışmada, Balıkesir Atatürk Şehir Hastanesi’ne başvuran gebelerin, prenatal bağlanma ve stres düzeylerinin sağlıklı ve riskli gebeler ile karşılaştırılması amaçlanmaktadır. Araştırmanın temel amaçları olarakta, riskli gebe olmanın prenatal bağlanmaya ve antenatal stres üzerine etkisini incelemeyi
amaçlayan bir çalışmadır. Araştırma tanımlayıcı ve kesitsel tipte olup, Mart-Aralık 2023 tarihleri
arasında Balıkesir Atatürk Şehir Hastanesi kadın doğum polikliniği, gebe servisi, gebe okulu ve doğum servisinde yürütülmüştür. Örneklemini 292 gebenin katılımı ile tamamlanmış olup; Tanımlayıcı veri formu, prenatal bağlanma envanteri, gebelik stresini değerlendirme ölçeği ve gebelikte risk değerlendirme formu uygulanmıştır. Normal dağılıma sahip verilerde de niceliksel verilerin karşılaştırılmasında iki bağımsız grup arasındaki fark için Mann Whitney U testi, ikiden fazla bağımsız kategori arasındaki fark ise Kruskal Wallis-H kullanılmıştır. Katılımcıların yaş ortalaması 27,63±4,73; evlilik yaşı 23,17±3,52; şu anki kilosu ise 75,52±14,65; boyu 163,4±5,946; olarak hesaplanmıştır. Ölçüm araçlarına ilişkin tanımlayıcı istatistikler
incelendiğinde; Prenatal Bağlanma Envanteri için ortalama değer 69,78±10,34; Gebelik Stresini Değerlendirme Ölçeği için 25,89±22,36 olarak hesaplanmıştır. Prenatal Bağlanma Envanteri (PBE) ve Gebelik Stresini Değerlendirme Ölçeği (GSDÖ) arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif yönlü ve zayıf düzey bir ilişki vardır (r=-0,070; p<0,05). PBE ve GSDÖ puanlarının katılımcıların riskli olma durumlarına göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olmadığı tespit edildi (p<0,05). Risk faktörleri değerlendirildiğinde, katılımcıların %41,44’ünün riskli olduğu ve %58,56’sının riskli olmadığı tespit edildi.
Prenatal bağlanma puanı primigravida da daha yüksek, multigravidada daha düşük saptanmıştır. Katılımcıların riskli olma durumları doğum sayısı, şuanki gebelik dahil gebelik sayısı, düşük kürtaj sayısına göre farklılık göstermektedir (p<0,05). Prenatal bonding and stress levels differ between healthy pregnant women and pregnant women who are joined together. This is possible, it is aimed to combine prenatal bonding and stress in a healthy way and meet pregnant women suitable for Balıkesir Atatürk City Hospital. As the main features of the research, it is a study that aims to comprehensively examine the risk of pregnancy, prenatal attachment and prenatal stress. The research is descriptive and cross-sectional and was conducted between March and December 2023 in Balıkesir Atatürk City Hospital obstetrics and gynecology polyclinic, pregnancy service, pregnancy school and obstetrics service. The sample was completed with the participation of 292 pregnant women; A
descriptive data form, prenatal attachment inventory, pregnancy stress assessment scale and pregnancy risk assessment form were applied. In comparing quantitative data in normally distributed data, Mann Whitney U test was used for the difference between two independent groups, and Kruskal Wallis-H was used for the difference between more than two independent categories. The average age of the participants is 27.63±4.73; marriage age 23.17±3.52; His current weight is 75.52±14.65; height 163.4±5.946; It was calculated as . When descriptive statistics regarding measurement tools are examined; The mean value for the Prenatal Attachment Inventory was 69.78±10.34; For the Pregnancy Stress Assessment Scale, it was calculated as 25.89±22.36. There is a statistically significant, positive and weak relationship between the Prenatal Attachment Inventory (PBE) and the Pregnancy Stress Assessment Scale (GSDS) (r=-0.070; p<0.05). It was determined that there was no statistically
significant difference in PBE and GSDS scores according to the risk status of the participants (p <0.05).
When the risk factors were evaluated, it was determined that 41.44% of the participants were risky and 58.56% were not risky.