Trafik kaynaklı hava kirliliğinin incelenmesi: Vilnius, Litvanya örneği
Citation
Ghaznavi, Mohammad Arif. Trafik kaynaklı hava kirliliğinin incelenmesi: Vilnius, Litvanya örneği. Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Balıkesir Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2025.Abstract
Hava kirliliği, dünya çapında toplumların sağlığını ve refahını olumsuz etkileyen yaygın bir çevre sorunudur. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), dünya nüfusunun yaklaşık %90'ının yüksek düzeyde kirletici içeren hava soluduğunu ve dış mekan hava kirliliğinin yılda tahmini 4,2 milyon erken ölüme neden olduğunu tahmin etmektedir. Hava kirliliğinin başlıca kaynakları arasında sanayi, tarım, konut ısıtması ve ulaşım yer almaktadır. Önemli kirleticiler arasında partikül madde (PM), azot oksitler (NOx), kükürt dioksit (SO2), karbon monoksit (CO) ve uçucu organik bileşikler (VOC’ler) bulunmaktadır. Özellikle PM2,5, solunum ve kardiyovasküler sistemlere derinlemesine nüfuz ederek ciddi sağlık sonuçlarına yol açtığı
için özel bir endişe kaynağıdır. Bu çalışma, Litvanya'nın başkenti Vilnius'un kentleşme ve artan trafik hacmi bağlamında karşılaştığı hava kalitesi sorunlarını ele almaktadır. Vilnius'un kentsel gelişiminin detaylı bir tarihçesi sunulmakta, mevcut hava kalitesi girişimleri değerlendirilmektedir ve şehirdeki hava kirliliği yönetimine ilişkin belirli zorluklar tespit edilmektedir. Araştırma, yoğun trafik bölgelerinde NOx, CO ve PM konsantrasyonlarını ölçmekte, trafik hacmi ile kirletici seviyeleri arasındaki ilişkiyi analiz etmekte ve mevcut trafik yönetimi politikalarının etkinliğini değerlendirmektedir. Paris, Londora ve Berlin gibi diğer şehirlerle karşılaştırma yapılarak başarılı stratejiler vurgulanmakta ve hava kalitesinin iyileştirilmesine yönelik öneriler sunulmaktadır. Çalışmanın bulguları, trafikten kaynaklanan hava kirliliği konusunda yerel ve küresel anlayışa katkıda bulunmayı amaçlamakta olup, kentsel hava kalitesinin iyileştirilmesi için
etkili politika müdahaleleri ve teknolojik yenilikler hakkında değerli bilgiler sunmaktadır. Bu araştırma, hızlı kentleşen kentsel ortamlarda sürdürülebilir hava kalitesi yönetimi için teknolojik ilerlemeler, politika önlemleri ve halkın katılımını birleştiren çok yönlü bir yaklaşımın önemini vurgulamaktadır. Air pollution is a pervasive environmental issue affecting the health and well-being of populations worldwide. The World Health Organization (WHO) estimates that high levels of pollutants expose approximately 90% of the global population, leading to an estimated 4,2 million premature deaths annually due to outdoor air pollution. The primary sources of air pollution include emissions from industry, agriculture, residential heating, and transportation, with key pollutants being particulate matter (PM), nitrogen oxides (NOx), sulfur dioxide (SO2), carbon monoxide (CO), and volatile organic compounds (VOCs). Among these, PM2,5 is particularly concerning due to its ability to penetrate deep into the
respiratory and cardiovascular systems, leading to severe health consequences. This study explores the air quality challenges faced by Vilnius, Lithuania, in the context of its urban development and increasing traffic volumes. It provides a detailed historical overview of Vilnius's urban growth, assesses the current air quality initiatives, and identifies specific challenges related to managing air pollution in the city. The research includes the measurement of NOx, CO, and PM concentrations in high-traffic areas, analyzes the relationship between traffic volume and pollutant levels, and evaluates the effectiveness of existing traffic management policies. By comparing Vilnius with other cities such as Paris, London, and Berlin, the study highlights successful strategies and provides recommendations for improving air quality through enhanced traffic management practices. The findings aim to contribute to local and global understanding of traffic-related air pollution, offering valuable insights into effective policy interventions and technological
innovations for urban air quality improvement. This research underscores the importance of a multi-faceted approach that combines technological advancements, policy measures, and public engagement to achieve sustainable air quality management in rapidly developing urban environments.